Mevsim geçişlerinin yaşandığı dönemlerde grip, en büyük sağlık problemlerinden biri haline geliyor. Tüm solunum ve dolaşım sistemini etkisi altına alan grip, özellikle yenidoğanlarda ve ileri yaşlarda, kronik hastalarda, kanser ve AIDS hastalarında oldukça ağır tablolarla sonuçlanabiliyor. Gripten korunmanın yolu ise bağışıklığı güçlendirmekten geçiyor. Central Hospital’dan İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Ali Kemal Özkan, gripten korunmanın yollarını anlatıyor.

Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte enfeksiyon hastalıkları da kol gezmeye başlıyor. Bilhassa influenza olarak adlandırılan virüsün neden olduğu grip, toplumu ciddi anlamda olumsuz yönde etkiliyor. Yaygın ve aynı zamanda bulaşıcı özellik taşıyan grip, ateş, boğaz ağrısı, kusma, burun akıntısı, halsizlik ve bazen de ishal gibi belirtilerle ortaya çıkabiliyor. Ancak birkaç günlük rutin ile bu hastalıktan korunmak mümkün olabiliyor.

Sağlıklı beslenmeye özen gösterin

Gripten korunmanın en etkili yolu sağlıklı beslenmekten geçiyor. Kış aylarında güçlü bir bağışıklık sistemi için hem bitkisel hem de hayvansal proteinleri yeteri kadar almak gerekiyor. Ayrıca çinko, C vitamini ve Omega-3 içeriğinden zengin gıdalarla da vücut bağışıklığı desteklenmelidir. Çinko ihtiyacı için kuzu ve sığır eti, ıspanak, kuru fasulye, bezelye, mantar ve kabak, C vitamini ihtiyacı için portakal, mandalina ve bol limonlu salatalar, Omega-3 içinse haftada 2-3 kez balık ve günde 2 tam ceviz tüketilebilir. Kış aylarında havaların soğuması ile su tüketimi azalır. Fakat kışın da yeterli su tüketimine dikkat edilmelidir. Isınmak amacıyla rağbet edilen çay kahve gibi içecekler suyun yerini tutmadığı gibi, aksine vücuttan su atılmasına sebep olur. Bu nedenle günde en az 2 litre su tüketmeye de özen gösterilmelidir.

Hijyen kurallarını önemseyin

Gribi vücuda en fazla taşıyan sebeplerden biri ellerdir. Bu nedenle eller sık sık sabunlu suyla yıkanmalıdır. Asansörler, alışveriş merkezleri, lavabolar ve tuvaletler gibi ortak kullanım alanlarında çevredeki obje ve eşyalara dokunmamaya dikkat edilmelidir. Merdiven tutacakları ve asansör düğmeleri gibi dokunulması gereken nesnelere ise bir peçete ya da ıslak mendil ile temas edilmelidir. Ayrıca dış mekanlarda geçirilen süre içerisinde eller ağız ve burunun bulunduğu yüz bölgesine değdirilmemelidir. Ofis ve iş yerlerinde tüketilen içecekler için tek kullanımlık ya da şahsa ait bardaklar kullanılmalıdır. Gerek günlük gerekse iş yaşamında diyalog halinde olunan kişilerle yakın temas kurmaktan da kaçınılmalıdır. Sarılmak ve öpmek gibi eylemlerin, mikropların kişiden kişiye geçişini kolaylaştırdığı unutulmamalıdır.

Yaşam kalitenizi arttırın

Düzensiz ve kalitesiz uyku, vücut direncinin zayıflamasına ve bedenin hastalıklara açık hale gelmesine neden olur. Çünkü uykunun yeteri kadar alınamaması, vücudun ve organların kendini yenileyememesine yol açabilir. Ayrıca yoğun stres dönemlerinde vücut hastalıklara daha yatkın hale gelir. Bunun nedeni de vücudun stresi yenebilmesi için çeşitli maddeler üretmesi ve vücudun dengesini şaşırmasıdır. Çünkü vücut çabalama halindeyken immün sistemde çöküş yaşanır, böylece hasta olma ihtimali daha da yükselir. Bu sebeple stresle başa çıkmaya çalışılmalıdır.

Antibiyotik ilaçlara sarılmayın

Kış aylarında enfeksiyon hastalıklarından korunabilmek için gereksiz ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Bilhassa doktor tavsiyesi olmadan antibiyotik kullanımından uzak durulmalıdır. Çünkü antibiyotik ilaçlar, bakteri kaynaklı enfeksiyonların tedavisinde etkilidir. Gereksiz antibiyotik kullanımı sağlığı olumsuz yönde etkiler. Grip en fazla solunan hava vasıtasıyla vücutlara alınır. Bu nedenle kış aylarında vakit geçirilen kapalı alanların sık sık havalandırılmasına özen gösterilmelidir. Mümkün olmayan durumlarda ise kalabalık ortamlardan uzak durulmalıdır. Bu gibi önlemler gribe karşı korumada etki sağlayacaktır.